NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’L-FERAİZ

<< 1805 >>

باب ميراث موالي الموالاة

28- Birinin Eliyle Müslüman Olmuş Kişinin Terekesi

 

أخبرنا محمد بن المثنى أبو موسى العنزي عن أبي بكر الحنفي قال ثنا يونس بن أبي إسحاق عن أبيه عن عبد الله بن وهب عن تميم يعني الداري قال سألت النبي صلى الله عليه وسلم عن الرجل من المشركين يسلم على يدي رجل من المسلمين قال هو أولى الناس بمحياه وبمماته

 

[-: 6378 :-] Temim ed-Dari bildiriyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e müslüman bir adamın eliyle müslüman olan bir müşriki sorduğumda Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Müslüman olmasına vesile olan kişi, ona hayatında ve ölümünde en öncelikli kişidir" buyurdu.

 

Tuhfe: 2052

 

Diğer tahric: Hadisi İbn Mace (2752), Tirmizi (2112) ve Ahmed, Müsned (16944) rivayet etmişlerdir.

 

 

أخبرنا محمد بن عبد الله بن عبيد بن عقيل البصري قال ثنا جدي قال ثنا يونس بن أبي إسحاق قال حدثني عبد العزيز بن عمر بن عبد العزيز عن عبد الله بن موهب سمعته يحدث عمر بن عبد العزيز قال قال تميم الداري سألت رسول الله صلى الله عليه وسلم قلت أرأيت الرجل من أهل الكفر يسلم على يدي رجل من أهل الإسلام كيف القضاء فيه قال هو أولى الناس بمحياة وبمماته قال أبو عبد الرحمن وهذا أولى بالصواب من الذي قبله

 

[-: 6379 :-] Temim ed-Dari bildiriyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e: "Küfür ehlinden (kafirlerden) bir adamın, müslüman ehlinden bir adamın elinde müslüman olması durumunda nasıl hüküm verilir?" diye sorduğumda: "Müslüman olmasına vesile olan kişi, ona hayatında ve ölümünde en öncelikli kişidir" buyurdu.

 

Nesai, bu hadisin öncekinden daha doğru olduğunu söyledi.

 

Tuhfe: 5052

 

 

أخبرنا عمرو بن علي أبو حفص قال ثنا عبد الله بن داود عن عبد العزيز بن عمر بن عبد العزيز عن عبد الله بن موهب عن تميم الداري قال سألت رسول الله صلى الله عليه وسلم عن الرجل من المشركين يسلم على يدي الرجل من المسلمين قال هو أولى الناس به حياته وموته

 

[-: 6380 :-] Temim ed-Dari bildiriyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e müslüman bir adamın eliyle müslüman olan bir müşriği sorduğumda Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Müslüman olmasına vesile olan kişi, ona hayatında ve ölümünde en öncelikli kişidir" buyurdu.

 

Tuhfe: 2052

 

 

بيع الولاء

29- Velayet Hakkının Satılması

 

أخبرنا محمد بن عبد الملك بن أبي الشوارب القرشي البصري قال ثنا يزيد وهو بن زريع قال ثنا شعبة قال ثنا عبد الله بن دينار قال سمعت بن عمر يقول نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن بيع الولاء وعن هبته

 

[-: 6381 :-] ibn Ömer, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in velayet hakkının satılmasını ve hibe edilmesini yasak ettiğini söyledi.

 

Tuhfe: 7189

 

 

أخبرنا علي بن حجر بن إياس المروزي عن إسماعيل يعني بن جعفر عن عبد الله بن دينار عن بن عمر قال نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن بيع الولاء وعن هبته

 

[-: 6382 :-] ibn Ömer, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in, velayet hakkının satılmasını ve hibe edilmesini yasak ettiğini söyledi.

 

Tuhfe: 7132

6208. hadiste tahrici yapıldı.

 

 

هبة الولاء

30- Velayet Hakkının Hibe Edilmesi

 

أخبرنا علي بن سعيد بن مسروق الكوفي عن عبد الرحمن بن سليمان عن عبيد الله بن عمرو وسفيان الثوري عن عبد الله بن دينار عن عبد الله بن عمر قال نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن بيع الولاء وعن هبته

 

[-: 6383 :-] Abdullah b. Ömer, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in velayetin satılmasını ve hibe edilmesini yasak ettiğini söyledi.

 

Tuhfe: 7150

6208. hadiste tahrici yapıldı.

 

 

الأخوة والحلف

31- Kardeşlik ve Ahitleşme

 

أخبرنا هارون بن عبد الله الحمال قال ثنا أبو أسامة واسمه حماد بن أسامة قال حدثني إدريس بن يزيد قال ثنا طلحة بن مصرف عن سعيد بن جبير عن بن عباس في قوله تعالى والذين عاقدت أيمانكم فآتوهم نصيبهم قال كان المهاجرون حين قدموا المدينة تورث الأنصار دون رحمة الأخوة التي آخى رسول الله صلى الله عليه وسلم بينهم فلما نزلت { ولكل جعلنا موالي مما ترك الوالدان والأقربون } قال نسختها والذين عاقدت أيمانكم فآتوهم نصيبهم من النصر والنصيحة والرفادة ويوصى له وقد ذهب الميراث

 

[-: 6384 :-] ibn Abbas, ", .. Yeminlerinizin bağladığı kimselere de paylarını verin ... " (Nisa 33) ayeti hakkında der ki: "Muhacirler Medine'ye geldiklerinde Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'in onlar arasında kardeşlik bağı kurduğu için akraba olmadıkları halde Ensar, Muhacirler'le mirası paylaşırlardı" dedi. "(Erkek ve kadınlardan) her biri için ana, baba ve akrabanın bıraktığından (hisselerini alacak olan) varisler kıldık ... " (Nisa 33) ayeti indiğinde önceki ayet nesh oldu. " ... Yeminlerinizin bağladığı kimselere de paylarını verin ... " (Nisa 33) ayetinden kastedilen, yeminlerin bağladığı kimselere verilmesi emredilen hisseden maksat yardım, nasihat ve onlara yapılacak vasiyettir. Ayette kastedilen miras bu şekilde yürürlükten kalktı,

 

11037. hadiste tekrar gelecektir. - Tuhfe: 5523

 

Diğer tahric: Hadisi Buhari (2292, 4580, 6747) ve Ebu Davud (2921, 2922, 2923) rivayet etmişlerdir.

 

 

أخبرنا عبد الرحمن بن محمد بن سلام الطرسوسي قال ثنا إسحاق الأزدي عن زكريا بن أبي زائدة عن سعد بن إبراهيم عن نافغ بن حبير بن مطعم عن أبيه أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال لا حلف في الإسلام وأيما حلف كان في الجاهلية فإن الإسلام لم يزيده إلا شدة

 

[-: 6385 :-] Cubeyr b. Mut'im, babasından, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in :

 

"İslam'da ahitleşme yoktur. Cahiliye zamanında olan her ahitleşmeyi, İslam ancak verilen ahde daha çok sadık kalınmasını sağlamıştır'' buyurduğunu bildirir.

 

Tuhfe: 3202

 

Diğer tahric: Hadisi Müslim (2530), Ebu Davud (5925), Ahmed, Müsned (16761) ve İbn Hibban (4371, 4372) rivayet etmişlerdir